Her marka kendi içerisinde
bir çok öykü barındırır. Bu öyküler markanın kuruluş hikayesinden başlayıp,
ürettiği ürün yada hizmetin kaynağından, nasıl yapıldığına, son kullanıcının
markaya neler kattığına ve liderinin görüşlerine kadar uzayıp gitmektedir.
Kevin Roberts "Parayla aşk satın alamazsın ama aşk
size para kazandırabilir" sözü dikkate alındığında bir marka olarak
duyulara hitap etme oranınız ne kadar yüksekse, başarı ve hatırlanma oranı da o
kadar yüksek olacaktır. Sonuçta bir marka olarak hedef tüketiciniz vaadinizi;
sizin hikayenizden anlayacaktır.Marka öyküsünü, iyi anlattığında kendisinin;
"Biz Kimiz ve Mücadelemiz Niçin? sorularına etkin bir şekilde cevap vermiş
olmaktadır.
Peki mevcut yada hedef
tüketicileri etkileyecek hikaye nasıl üretilir?
Özü ortaya çıkarmak: Bu özü markanın değerlerini, vizyonunu ve varoluş sebebini de
içine alacak şekilde yoğurmak, ardına duyuya hitap etme oranı yüksek bir öykü
olarak insanlar ile paylaşmak, onlarında yorumlarını katarak kendini bu hikaye
içerisinde yer buldurmak güçlü bir marka iletişim yöntemidir.Hikayenin olması
insanların yada hedef tüketicilerin marka ile bir gönül bağı kurmasını
sağlayarak WOM (WORD-OF MOUTH) etkisi yaratacaktır. Bu etkiye de ne kadar içten
ve ne kadar tutkulu, ilham verici bir şekilde dile getirirse çevresine o kadar
insan toplar. Sonuçta insanlar hikayeleri dinler ve gönülden karşılık
verirler.Unutmayın ki marka yönetmek, ürün yönetme işinden çok bağ kurma işi
gönül yönetme işidir. Ortaya çıkardığınız marka hikayesi hedef
tüketicilerinizin kimlik oluşturma, kimliklerini ifade etme yada bir gruba
dahil olma dürtülerini ortaya çıkartacaktır. Sizin markanızı kullanırken aynı
zamanda kimliklerini de inşaa etmeye başlayacaklardır. Bu yüzden markalar işe
başlarken tüketicilerinin "Nasıl biri olmak istiyorum?" sorularıyla
yakından ilgilenmelidirler.
Gel gelelim Babalar Gününde
en çok ses getiren ve dijital mecralarda organik yayılımı yüksek olan ve hemen
hemen izleyen herkesi etkileyen Joker Baby’nin “Bazı babalar, sevdiğini söyleyemez ama çok sever” reklam filmi ile
yakalamış olduğu güçlü içgörüye.
Vaad: Sen çocuğuna ne kadar sevdiğini göster yeter, geri kalan tüm
ihtiyaçları için joker yeter.
Rakipler: e-bebek, soobe, civil,
mothercare, miniço ve diğerleri.
Kime Sesleniyor: Tüm ses gruplarına mensup
evli ve çocuklu babalara,
Reklamdan Önce Tüketici: Babalar sevgilerini içlerinde
yaşayıp uzaktan uzağa severler ve kolay kolay belli edemezler.
Reklamdan Sonra Tüketici: “Geçmişte belki sende
babası tarafından çok sevilmene rağmen pek fazla sevgiye maruz kalmamış biri
olabilirsin ancak şimdi sende babasın, evet maddi olarak güçlü bir şekilde
ayakta olmalısın ancak çocuğunun büyümek için en büyük ihtiyacı anne ve babasının
ona olan sevgisidir. Gündelik yaşamın zorluklarına ve omuzunda taşıdığın yüke
inat sen çocuğuna onu ne kadar sevdiğini göster. “ diyerek sevginin gücünün ne
kadar önemli olduğunu düşünmeli.
Reklam filmini izleyen
kişilerin pek çoğunu bam telinden yakalayan bu reklam filmi çoğumuzun
çocukluğunda yaşadığı durumu bir ayna olarak karşımıza koymuş bulunmakta ve
sevginin gücünün önemine vurgu yaparak geçmişte sende böyle bir şey yaşadıysan
an itibari ile çocuğuna sevgini göstermekten çekinme mesajı vererek babalar
sevgisini gösteremez klişesini yıkmaya çalışmakta.